logo-03

Gebelikte bazı gıdaları tüketirken dikkatli olmanız gerekiyor

Bazı gıdalar, içerdikleri mikrobiyolojik yükün fazla olması nedeniyle küflere ve mikroorganizmalara ev sahipliği yapabiliyor. Eğer uygun temizleme, ayıklama ve pişirme yöntemlerini uygulanmazsanız, tüm bu toksinleri vücudunuza alırsınız.

İşte gebelikte size ve bebeğinize zarar verme ihtimali olan bu yiyecekler…

Peynir: Sert yapılı peynirler yumuşak kıvamlı olanlara göre daha az asidik ve daha az nem içeriyor olmalarından dolayı listeria gibi gibi zararlı bakterilerin üremesini zorlaştırır. Sert peynirlerin de listeria içermesi mümkündür ancak bu risk düşüktür. Listeria bakterisi gebelikte düşük, ölü doğum veya yenidoğanda ciddi hastalıklara yol açabilir. Pastörize edilmemiş sütle yapılmış olsalar bile, kaşar ve parmesan gibi sert peynirleri yiyebilirsiniz. Rokfor gibi yumuşak mavi damarlı peynirler, yumuşak keçi peyniri pişirildikleri takdirde yemek için güvenlidir. Peynirin suyunun sıcaktan tamamen buharlaşıncaya kadar iyice pişirildiğinden emin olmak önemlidir. Klasik ezine, dil peyniri, tuzu alınmış hellim, yörük peyniri, mozzarella, burrata gibi çeşitleri de tüketebilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken nokta, tuz az olanları seçmenin gerektiği.

Deniz ürünleri tehlikeli mi?

Balık: Hamileyken çoğu balık türünü yiyebilirsiniz ancak bazılarından kaçınmanız ve bazılarının miktarını kısıtlamanız gerekir. İçeriğindeki ağır metaller nedeniyle köpek ve kılıç balığı yememelisiniz. Ağır metaller bebeğin sinir sistemini olumsuz etkiler. Ayrıca yediğiniz tuna miktarını da sınırlandırmalısınız. Miktar olarak haftada 140 gr pişmiş, 170 gr çiğ ton balığı tüketimi yeterli olacaktır. Istakoz, yengeç, karides, deniz tarağı ve istiridyeler de dahil olmak üzere tüm kabuklu deniz ürünleri gıda zehirlenmesine neden olabilecek zararlı bakteriler ve virüsler içerebilir. Suşi gibi çiğ ya da hafif pişirilmiş balıklar da parazitler içerebildiği için güvenilir değildir. Genelde yüksek tuz içerirler ve dondurulmuş olanları çözdürme safhası riskleri beraberinde getirebilir. Levrek, çupra, sardalya ve hamsi gibi balıklara haftada en az 2-3 kez beslenmenizde yer vermeniz gerekir. Tüketim miktarı kişiye göre değişebilir. Genel olarak ortalama ayıklanmış 200-300g balık iyi bir ölçüdür.

Et hazırlama ürünlerini ayrı tutun

Et: Kırmızı ve beyaz etler, hem demir hem de kaliteli protein içermesi açısından beslenmemizin olmazsa olmazlarındandır. Ancak gebelikte et tüketimiyle ilgili dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır. Etin depolanması, soğuk zincir ile taşınması, hazırlanması, pişirilmesi, servisi, dondurulması gibi birçok işlem, vitamin-mineral kaybı yaratabilir. Çiğ etler mikrobiyolojik yükü yüksek besinlerdir. Bu yüzden hazırlanması sırasında hijyen kurallarına dikkat etmek çok önemlidir. Etler iyice yıkanmalı ve hazırlanması sırasında kullanılan tüm malzemeler sadece bu işlemler için ayrılmalıdır. Et bıçağı, et kesme tahtası, et yıkama süzgeci mutfakta başka bir besin hazırlamak için kullanılmamalıdır. Et ile temastan sonra başka hiçbir yere dokunmadan eller yıkanmalıdır. Potansiyel toksoplazma riski nedeniyle, gebelikte çiğ veya az pişmiş et ve şarküteri ürünleri tüketmek tehlikelidir. Toksoplazmoz, çiğ ve az pişmiş et, pastörize edilmemiş sütler, toprak, kedi ve köpek kakaları, filtre edilmemiş sularda bulunan bir parazitin neden olduğu enfeksiyondur. Tedavisi vardır ancak gebelikte çok risklidir ve erken belirti vermez.

Yumurta: Az pişmiş veya çiğ yumurtalar gebelikte enfeksiyona yakalanma riskini artıran besinlerdir. Yumurta anne sütünden sonra en iyi kaliteli protein olarak kabul edilen, insan beslenmesinde yeri çok önemli bir gıdadır. Ancak uygun pişirme teknikleri uygulanmazsa, salmonella enfeksiyonu kaçınılmaz hale gelir. Salmonella enfeksiyonu bebeğinize zarar vermez, ancak sizde ciddi ishal ve kusmalara sebep olur. Yumurtaların salmonella besin zehirlenmesi riskini önlemek için beyazlar ve sarıları katılaşana kadar iyice piştiğinden emin olun. Satın alırkan etiket okumayı alışkanlık haline getirin ve son kullanım tarihine iyi bakın.