Kan uyuşmazlığı, anne ve babanın kan grupları arasında uyumsuzluk olmasıdır. İnsan kan grupları A, B, AB, ve O olarak dört farklı çeşittedir. Bunların yanı sıra Rh faktörünün pozitif ya da negatif olması da önemlidir. Rh (+) antijen var, Rh (-) ise antijen yok demektir. En sık rastlanılan kan uyuşmazlığı Rh uygunsuzluğudur. Eğer anne Rh (+) ise hiçbir şekilde Rh uyuşmazlığı yaşanmaz. Baba Rh (+), anne Rh (-) ise uyuşmazlık ortaya çıkabilecektir. Bu durumda bebeğinde Rh (+) olma ihtimali vardır. Eğer bebek Rh (+) olursa, kanındaki Rh faktörü gebelik veya doğum sırasında anne kanına geçebilir. Bu durumda annenin bağışıklık sitemi Rh faktörünü ortadan kaldırmak için antikor üretmeye başlar. Gelişen antikorlar, bebeğin kanında eritrositlerin (kan elemanlarının) parçalanmasına ve çok şiddetli kansızlığa yol açabilir. Bu sorunun ilk gebelikte ortaya çıkma ihtimali yüzde 1 civarındayken, sonraki gebeliklerde yüzde 7’ye çıkabilir.
Rh uygunsuzluğundan baba pozitif, anne ise negatifken söz edilebilir. Baba negatif, anne pozitif ise uyuşmazlık önemli değildir. Gebelik veya doğum sırasında oluşabilecek aşağıdaki durumlar, bebek kanının anneye geçmesine ve annenin bunlara karşı antikor oluşmasına sebep olabilir:
Eğer kan uyuşmazlığından bebek etkilenmişse, anneden bebeğe geçen antikorlar bebeğin kan hücrelerinin parçalanmasına neden olur. Bu durumda kansızlık görülür. Buna bağlı olarak ultrasonda hidrops adı verilen durum tespit edilir. Bebekteki anemi sonucu kalp yetmezliği ortaya çıkabilir. Vücut boşluklarında biriken sıvı, hidrops tablosunun nedenidir. Hastalığın şiddetine ve yok edilen kan hücrelerinin miktarına bağlı olarak, bebek hayatını kaybedebilir.
Kan uyuşmazlığının teşhisi için hamileliğin başlangıcında hem anne hem de baba adayının kan grubunun bilinmesi önemlidir. Eğer anne Rh (+) ise babanın kan grubu önemini yitirir. Eğer anne adayı Rh (-), baba adayı Rh (+) ise gebelik başlangıcında annenin kanında normalde olmaması gereken antikor aranır. Bu teste ‘indirek coombs’ testi adı verilir. Eğer bu test pozitif çıkarsa, etkilenme var demektir ve hemen gerekli takip ve tedavi için plan yapılmalıdır. Testi negatif ise etkilenme yoktur ve hamileliğin 28’inci haftasında test tekrarlanır. Sonuç hala negatif is annenin Rh pozitiflere karşı antikor oluşturmasını engellemek amacıyla anti-D iğnesi yapılmalıdır. Bu iğne, gebeliğin sonuna kadar koruyucu olacaktır. Doğumdan sonra bebeğin kan grubuna bakılır ve eğer Rh (+) ise ilk 72 saat içinde yeniden anti-D yapılmalıdır. Bu doz, bir sonraki hamilelikte kan uyuşmazlığı probleminden korunmak içindir. Benzer şekilde düşük, dış gebelik, kürtaj gibi durumlarda ve tanısal amaçlı girişimler olan amniyosentez, kordosentez, CVS gibi işlemleri takiben hemen anti-D yapılmalıdır.
Annenin kan grubu O’ken babanın kan grubu A, B, AB ise ve çocuk babanın kan grubunu aldıysa, kan uyuşmazlığı görülür. Bütün gebeliklerin yüzde 20’sinde ortaya çıkan bu uyuşmazlık, teorik olarak mümkündür ancak pratikte önemi yoktur çünkü etkilenme çok hafiftir. Bu nedenle pratikte ABO uyuşmazlığı araştırılmaz ve bunu önlemek amacıyla herhangi bir ilaç yapılmaz. İlk çocukta görülebilir, anne karnında ağır seyretmez. Genellikle doğumdan sonra tanı konur. Hafif geçmesinin ve takip açısından önemli bir değere sahip olmamasının nedeni A ve B eritrositlerinin anne kanında derhal tahrip edilmeleri, bebeğe geçen anti A,B ve AB antikorlarının çocuk dokuları tarafından tutulmaları ve pek azının eritrositlere ulaşmalarıdır. Yine de yeni doğan bebek yakından takip edilmeli ve gerekirse uygun tedavi planlanmalıdır.
Tıbbi bir sorunuz var ise mutlaka doktorunuz veya sağlık servisi sağlayıcınız ile iletişime geçiniz. Bu web sitesindeki bilgiler sadece bilgi vermek amaçlıdır ve hiçbir şekilde tıbbi bir öneri, tanı veya bir tedavi için kullanılmamalıdır.